Toplumun ve ailelerin çocuklarını ve çevrelerini olası zararlardan koruyabillmek için bir maddenin kullanımının cezalandırılmasını istemesi gayet tabii anlaşılabilir bir durumdur.

İngitere’de uzun süren yasal güreşlerle 2016 yılında bir yorgan yasanın altında sentetik kannabinoidler, yasaklanmıştı.

Sentetik kannabinoidler halk arasında bonzai ismiyle bilinir. Sentetik kannabinoidler tek bir madde değil, keneviri imite etmek için dizayn edilmiş bir kimyasal grubudur. Serbest baz bonzai genelde sprey veya toz halinde satılır ve bu madde çeşitli bitki materyalleriyle karıştırılıp satışa hazır hale getirilir.

Ülkemizde bonzai muhtemelen 2010-2011 yılı civarında yasaklanmıştı.

Tabii ondan önce yaklaşık altı yıllık yasal bir boşluk var.

Peki bu yasaklar ve cezalardan sonra ne oldu? Bonzai hikayesi mutlu bitti mi?

Keşke, ama olanlar hikayeyi olduğundan da korkunç bir hale getirdi.

Bir maddeyi yasaklamak veya yeniden sınıflandırmak bir takım refleksler oluşturur.

Mesela yasaklanan maddenin birim piyasa fiyatı otomatik olarak artar, aynı şekilde maddenin üretildiği koşullar denetlenmediği için, madde daha da kirli ve tehlikeli bir hale gelir. Sentetik maddeler üretilmesi zor maddeler değil ve bu yüzden bu maddeleri kullanım için üreten kişiler bilim insanları veya kimyagerlerden oluşmamakta.

Benzeri durumlar bir maddenin yasaklanması durumunda görülebilir.

Lahmacunu ele alalım mesela.

Lahmacun bir çok yerde mevcut. Bu maddenin satışı yasal, potansiyel zararları biliniyor, üretiminin,hijyeninin ve kalitesinin devlet ve birçok kişi tarafından kontrol edildiği söyleniyor.

Yarın sabah lahmacunun yasaklandığını farz edin…

Lahmacunun birim fiyatının ne kadar değişeceğini, “denetim” olmadan üretim yapan yerlerin hijyen koşullarını düşünün. Kişi hangi niyetle lahmacun satarsa satsın ister istemez hem suça, hem de fısatçı kişilere karışacaktır. Bu kişiler lahmacunun hijyen ve sağlık koşullarını tehdit edecektir.

Satışını yapmayı bırakın, satın alan ve tüketmeye kalkanlar hem yasadışı  hem de kriminal bir hareket göstermiş olacaklardır.

Bonzai de noldu?

Burda pek popüler olmayan bir düşünceyi dile getirmem gerekiyor.

Sentetik kannabinoidler ilk üretildikleri zaman şimdiki kadar zararlı ve ölümcül sonuçlar doğurmuyordu.

Ilk üretilen jenerasyon, bilim adamlarının araştırma merağını ve kenevirin tıbbi psikoaktif özelliklerini taklit etmek için yapılan araştırmalar sonucu bulundu. Bulunan maddenin kimyasal tarifi de yayınlandı.

Bulguların yayınlanmasında bir problem yok. Bilim böyle işliyor. İnsanları bilgilendirmek lazım.

Bu maddenin ilk yasaklanan ve en popüler formları Spice adı altında satılan JWH-018 ve JWH-073’tür.

JWH-018  ilk başlarda kenevire bir alternatif olarak “sadece araştırma amaçlı” satılan nispeten daha hafif bir maddeydi. Aynı zamanda, bu madde sentetik kannabinoidlerin en hafif türü olarak da bilinmektedir.

Kullanıcılar bu maddelerle tanıştıktan bir süre sonra doz aşımından veya bilinçsiz kullanımdan zarar gördüler. Bunlara takiben , farklı yıllarda Britanya hükümeti ve KKTC hükümeti bu maddeyi yasaklamaya ve kullanımını suç haline getirmeye karar verdi. KKTC’de bonzainin sokakta satılan bir madde haline gelmesi böyle gerçekleşti.

Britanya ise, sadece JWH-018 ve bilinen bir kaç maddeyi daha yasakladı. Kenevire alternatif maddelerin laboratuvar ortamında yapılanileceğini farkeden kişiler ise yeni maddeler bulunmaya başladı. Kısa süre zarfı içerisinde AM-000 serisinden tutun da PB-720 serisine kadar farklı sentetik kannabinoid grupları ortaya çıkıyor.

Bu maddeler daha zararlı maddelerdi ve bilinçsiz madde kullanımı ile birlikte insanlara zarar verdiği farkediliyor. Eskiden küçük kiosklarda, İngiltere’de headshop adı verilen yerlerde satılan bonzainin başı belaya giriyor. Maddenin bağımlılık, fiziksel hasar ve birçok farklı problem yarattığına kanaat getiren Britanya hükümeti  yorgan bir yasayla imitasyon, sentetik bir çok maddeyi yasaklıyor. Tek amacı bu maddeyi satmak olan headshoplar ise kapatılmak zorunda kaldı.

Mutlu son?

Kimsesiz, biçare kalan bonzai burda sokağa iniyor.

Üniversitelerde araştırma, özel dükkanlar derken bonsai kendini uyuşturucu ticaretinin içinde buluyor. Burada artık üretilen maddelerin hangi maddeler olduğunu bilmek mümkün değil, daha önce tarım bakanlığından onaylanıp ülkede satışı yapılabilen bu maddeleri artık tarım bakanlığı bile denetlemiyordu. Kimyagerler veya dükkan sahipleri de yok bu noktada. 3-5 kimyasalın karıştırılarak sentetik kannabinoid üretebileceğini düşünen fırsatçı insanlar piyasadan yer kapıyorlar.

Üretim, dağıtım, kazanç gibi konular ise her zaman ülkenin  ve toplumun aleyhine oluyor.

En büyük zararı ise maddeyi kullananlar görüyor.

Bu maddenin yarattığı suçlulara ve suçlara ise bir sonraki yazımda devam edeceğim.

Belki de kötü uyuşturucu maddeler kötü uyuşturucu yasalarımızın bir eseridir?


Engindüşünün